YAŞAMA DAİR HERŞEY

Saturday, December 09, 2006

Taraftar Olmak..!

Geçen hafta bir derbi daha oynandı, aynen yıllardır oynandığı gibi. Daha senelerce oynanacak böyle derbiler. Ancak yine son yıllarda olduğu gibi futboldan çok sahaya atılan yabamcı maddeler ve küfürler konuşuldu maalesef. Bu Kadiköy’de, İnönü’de, Ali Sami Yen’de ve hatta her stadta böyle...

Eskiden stadlarda ışıklandırma olmadığı için maçlar gündüz oynanır ve biz sabahın köründe maça gider bilet kuyruğunda bekleşirdik. O zamanlar stadlar yarı yarıya ayrılırdı taraflara. Elbette maçtan önce olaylar olurdu ama hep belli gruplar arasında yaşanırdı bu istenmeyen olaylar.

Bayanlar ya da çoçuklar derbi maçlarına götürülmezdi. Ancak numaralı dediğimiz tirbünlerde görebilirdiniz onları.

Artık bu manzara çok değişti ve tabiki taraftar profili de aynı şekilde... Artık maçlarda daha fazla bayan ya da çocuk seyirci görmek mümkün. Fakat bayanların maça gelmesi hiçbirşeyi değiştirmedi. Küfürlü tezaruhatlara bayanlar da eşlik ediyorlar artık. Hemde yolda duysalar kızacakları küfürleri zikrediyorlar.

Taraftar olmak; ölene kadar desteklemek, hep destek tam destek ya da yenilse de yense de takımının yanında mı olmaktır? Rakibini sakatlayacak hareketlerde bulunup kırmızı kart gören futbolcumuzu çıkarken alkışlamak, sahaya yabancı maddeler atmak, rakiplerine maç boyu küfür etmek taraftar olmak mıdır?

Ülkenin ekonomik koşullarında gerek işin getirdiği stress, gerekse yaşanan baskıdan kurtulmanın bir yolu haline geldi taraftar olmak. Normal bir günde dışarıda gayet düzgün giyimli gördüğümüz insanlar o tirbünlerde biran da değişmekte ve tanınmaz hale gelmektedirler.

Gittiğim bir derbide topluca ana avrat küfür edilirken önümdeki baba- oğulun bu topluluğa büyük zevkle katılmaları beni şok etmişti. Adam oğluna kızacağı yerde onunla zıplayıp küfür ediyordu.

Küfür asla engellenemez. Çünkü bireysel küfür mutlaka olacaktır. Küfür edene ancak etrafındakiler tepki verirse, o anlık engellenebilir. Ancak toplu küfürün önlenmesi için ciddi yaptırımlar ve dikkatli demeçler verilmeli. Rakip takım yöneticileri kameralar önünde ağız dalaşı yaparsa, imam osurursa cemaat sıçar misali, tirbunlerden eksik olmaz küfür! Birde buna tek taraflı ve fanatik yazılarla, sloganlarla taraftarları provoke eden basınla taraftar sitelerini eklersek işin içinden çıkmak iyice zorlaşıyor.

Anlayacağınız daha çoook küfür dolu, yabancı maddelerin havada uçuştuğu maçlar izleyeceğiz. Çünkü yenerken sevinmesini bile bilemeyen insanımız yenilgiyi hiç sindiremiyor içine!!
posted by ANDY at 3:50:00 PM

0 Comments:

Post a Comment

<< Home