YAŞAMA DAİR HERŞEY

Friday, November 03, 2006

Ne olacaksın?

Çoçukken en çok karşılaştığımız soru sanırım "Büyüyünce ne olacaksın?" idi. Benim bu soruya cevabım erken yaşlarda "Babam gibi Subay olacağım"dı. Uzun yıllar subay olma hayaliyle yaşadım. Ancak özellikle askerlik hizmetimden sonra "iyiki subay olmamışım" dedim kendi kendime. Çok iyi hatırlarım, babamın pek cok haritası üzerinde kendi kendime tattikler çizer, daha sonra bu taktikleri gerçekleştirirdim. Fakat oyunun tamanında tek başıma olduğum için o kadar askeri öldürmek ve bir o kadar da asker adına ölmek çok yorucu oluyordu :)

Lisede bu fikrim iyi yerlere gelmiş bir turizmci olarak şekillendi. Sonuçta turzim okuyordum ve bu yönde kendimi geliştirmem gerektiğini düşünerek lise yıllarımdaki stajlarımı otellerin hep değişik bölümlerinde yaptım. Amacım her bölümün işleyişini bilmek ve ileride genel müdür olunca konulara daha geniş açı ile bakabilmekti. Üniversite de bu yönde devam etmeye çalıştım ama gerek bizim rock tarzımızdan ödün vermeyeşimiz, gerekse turizmi baltalayan bombalı saldırılar sonucu bunu amacımdan geri kaldım.

Üniversitede merak saldığım gitar ve rock müzik sayesinde haywan adam ve evil ile grup kurma konusunda çok defalar ciddi ciddi düşünmemize rağmen bu isteğimizi çeşitli nedenlerden dolayı gerçekleştiremedik. Aslında bunların en başında konuştuklarımızın hep sözde kalması geliyordu. Evil ve benim icin maddi problemler de vardı :)

1993 yılında gittiğimiz ve en önde yer aldığımız Metalica konseri bizler için hayal gibidir halen. Sanki o konsere hiç gitmedikte rüyamızda yaşadık. O sene Avrupa turnesinde en uzun İstanbul İnönü stadyamundaki konserlerinde sahnede kalmışlar ve bizlere unutulmaz bir performans sergilemişlerdi. Daha sonra 1999 yılındaki Ali Sami Yen'de verdikleri konsere gittik ama hem grup performansı hem de seyirci kitlesi 1993 yılındaki konserle alakası olamayacak kadar kötüydü!

Şimdi bile zaman zaman bizim bir rock grubu kurduğumuzu ve konser verdiğimiz düşlerim. Kim bilir belki zamanında en büyük hayallerimizden biri olan; hep beraber Fethiye'de yaşlanmak isteğimizi gerçekleştirirsek grubumuzu kurarız :)

Bu arada lise yıllarımda Eczacıbaşında başalayıp, Yeşilyurt spor kulübünde son bulan basketbol sevdamdan da bahsetmem gerek. Eczacıbaşında basketbol eğitimi almış ve Yeşilyurt Spor Kulübü yıldız takımına davet edilmiştim. Benim için basketbola ilk adımdı bu. O yaz tüm antremanlara katılmış ve gerçekten iyi performans sergilemiştim ancak okul açılınca maalesef klüp ve okul çok farklı yerlerde olduğu için basketbola devam edememiştim. Üniveresite de okul takımına seçilmeme rağmen devam ettiremedim :( Ancak şuna inanıyorum; eğer devam etseydim bugün bir belkide bir takımda adımı duyuyor olacaktınız :) Kim bilebilir ki?

Hayallerimizdir bizi geleceğe umutla bakmaya iten ve motive eden. Elimizde kuracak hayal ya da ulaşacak bir hedef kalmayınca yaşamanın ne anlamı varki? İşte o zaman yaşam rüzgarı başlar bizi savurmaya oradan oraya! Bir dala tutunmadıkça da kurtulamayız bu rüzgardan. Ben şanşlıyım bu konuda. Hep ibr hayalim oldu. Yıkılan, gerçekleşmeyen hayalin hedefin yerini bir başkası aldı hemen. Hayatın gerçeklerine ayak uydurmak lazım diye düşünüyorum. Biran kendimizi salıverirsek "boşvermişliğe" kurtulmak her geçen gün zorlaşır. Sanırım bu yüzden hep "Büyüyünce ne olacaksın?" sorusuna hayatımın her döneminde farklı cevaplar verdim. Artık tamamen şekillendi ne olmak istediğim sorusunun cevabı ancak kim neyi garanti edebilir ki?

Yarın ne olacağımız belli değilken varın biz kendimize yeni hayaller kurmaya devam edelim.
posted by ANDY at 1:09:00 PM

0 Comments:

Post a Comment

<< Home