YAŞAMA DAİR HERŞEY
Monday, September 24, 2007
İstanbul, ZUZU, Te Ador...
En son nerde kalmıştık? Evet BODRUM'daydık :) Tatili uzatmak niyetimiz olmuştu ancak palyancomun dedesinin hastaneye kaldırıldığını duyunca dönme karar aldık. Her nekadar sonradan annem arayıp "dedeniz eve geldi, iyi" dese de bizim içimiz rahat etmedi ve eve dönüş yolcuğu başladı. Aşağıdaki yazımda söylediğim gibi daha Aydın otobanında egzosun son susturucusu patladığı için yol boyunca ralli arabası gibi ses çıkartarak geldik :) Başlarda problem yoktu. Çünkü sese dikkat etmemiştik. Selocan arabaya hava bilmemnesi taktırmış, bu nedenle 3000 deviri geçince arabadan çok da rahatsız etmeyen bir ses geliyordu (egzosdan gene) ancak bu sefer 2000 devirde bile bu ses hiç azalmıyordu. Biz bunu ne zaman farkettik işte o zaman beynimizi oymaya başladı :) Zaten evin önüne geldiğimiz zaman Selocan arabadan çıkan sesi duyunca "tamam ben böyle 1 hafta gezerim, ses süper olmuş" dedi :)
Tatil dönüşümüzde en çok merak ettiğimiz ZUZU'muzdu :) Ne kadar olmuştu. Son kontrolden sonra 2 ay geçmişti nerdeyse. Evet merak edenlere 10 Eylül tarihi itibariyle ZUZU 30 cm ve 700 gr. Doktor normalden iki hafta büyük olduğunu söyledi :) Valla hayırlısı ile doğsunda başka birşey istemiyoruz. Bu yüzden bazen O'nun hakkında fazla konuşmak, ayrıntıya girmek de istemiyorum. Bilirsiniz bizlerde "nazar değme" korkusu vardır ;) (Resimleri palyancom ekler artık bloguna)
Palyancomun göbişi de Türkiye'de sanki daha bir hızlı büyüdü :) Birde o göbekle romanlar gibi göbek atınca çok komik oluyor :) Allah'a şükür O'da çok iyi. Öyle çok rahatsız, huysuz bir hamilelik dönemi olmadı şimdiye kadar ve inşallah kalan aylarda da rahat olur. Ama güçlüdür, dirayetlidir benim palyancom :)
Gelelim Te Ador'a :) Beyfendi artık evin içine de girmeye başladı :) Önceden sadece terasta dururdu. Sonrasında merdivenleri de kullanmaya başladı ve kış yaklaşırken evin içine yavaş yavaş girmeye başladı :) Düne kadar kapı eşiğini geçmeyen beyfendi yakında baş köşeye oturma hazırlığı yapıyor :) Gerçi birkaç defa beni kızdırdı sokakta yürürken ama verdiğimiz ceza ve kızmalar sonucu hatalarını düzeltti. Sokağa çıkınca kimse yoksa herşey çok güzel ama birkaç kişi sevmeye kalksın hemen şımarıyor ve söz dinlemiyor. Cezasını çektikten sonra dışarıda gezerken çağıran kimseye gitmedi ve birde gözüme bakıyor "bak buradayım, biryere gitmedim, söz dinledim" dercesine :) Bizimde ilk köpeğimiz olduğu için eğitiminde eksik kaldığımız yönler oldu. Gerçi bir eğitim merkezine versek eminim süper olurdu :)
- beyfendi evin içine girme çalışmaları esnasında :) -
Bu sene Ramazan'ı Istanbul'da karşıladık. Ezan sesini duyup, ailecek sofraya oturup, iftar açmak çok güzeldi. 2 senedir bunu yaşamamıştık. Bir akşam Feshaneye gidelim dedik ama o akşam Sami Yusuf'un konseri vardı aşırı kalabalık yüzünden vazgeçtik ve Dolmabahçe'de içtik çaylarımızı. Tabi ki birde nargile keyfi vardı :)
İki sene önce Tiflis'e gelirken, Istanbul'un heryerinde otoyol genişletme, düzenleme çalışmaları vardı ancak görüyorum ki iki sene sonunda değişen pekbirşey yok! Metrobüs gelecekmiş ama çözümü zaten dünya bulmuş ve yılardır uyguluyorlar. Raylı sistem ve yer altından! Biz halen yolları daraltıp hafif raylı sistem ve metrobüslerle uğraşıyoruz. Ya kardeşim madem başladınız bu işe bundan 50 sene sonrasını düşünerek hareket etsenize. Tamam maliyet çok daha fazla olacak ama Istanbul koskoca bir şehir! Bu büyükülüğü kaldıracak projerler lazım Istanbul'a. Artık trafikte beklemekten deliye dönmüş insanlar. Kimsenin kimseye saygısı kalmamış. İçinde olanlar bunu sanki hep böylemiş gibi algılıyor ama 2 sene öncesi bu kadar değildi! Yazık :(
Sonunda iki haftalık tatil bitti ve bizim kürkçü dükkanına dönme vaktimiz geldi :) Dönüş yolunda uçak özellikle Batum üzerinde ve inişte çok sallandı. Biraz stress olduk ama palyancom bu konuda benden daha sakindi :) Benim O'nu sakinleştirmem gerekirken O bana sakinleştirici etkide bulundu ve sağ salim indik Tiflis'e...
14 Comments:
sonunda dondunuz ya sag salim sukur... zuzum iyiyimis masallah ona hatta katmerli masallah iyi gelistigi icin. geri sayim basladigina ve son 3 ay olduguna gore bence tadini cikarin :))) pisim ve hainim evet ama cidden tadini cikarin sadece sizi dusundugumden soyleyorum.... :) mesela mumkunse birbirinizle kullanabileceginiz en kucuk dakikanin saniyenin ve hatta salisenin bosa heba olmasina izin vermeyin. mesela sessizligi dinleyin mesela misil misil kesintisiz uyumanin nasil birsey oldugunu iliklerinize kadar sindirin. hehehehe yasasin kotuluk ama cok seker olucak cok....
Bizde bu nedenle tatile başbaşa çıktık :) Dediklerinde haklısın ama gülü seven dikenine katlanır misali yaşayacağız sizin tecrube edindiklerinizi :):)
Zaman nasıl da hızlı ilerliyor yahu. Daha ne kadar oldu ki operasyonlar yapalı. Maşallah bizimki geliş için gün saymaya başladı bile.:) Palyançom sakin olsun tabi. Stres yapma kızı da.:)
Bu operasyon kelimesini biraz açar mısın? :):):)
Stress yapmıyorum tabiki, o anlamasın diye içimde yaşıyorum tüm o fırtınayı :):)
Rahmetli halamın iki köpeği yazlıkta kış ortasında birkaç günlüğüne yalnız kalmışlardı. Mama ve sularını bekçi düzenli tazeler, terasta ayrı ayrı klubeleri de vardı ama olsun. Bizim kızlar akşam tıpış tıpış sitedeki tek dolu ev olan bekçiye gidip havlamışlar, kapı açılınca oturma odasına geçip oturmuşlar. Yatma saatinde de klübelerine dönmüşler. Halam dönene dek sürmüştü bu akşam gezmeleri :)
Diyeceğim odur ki, sıkılır o çocuk dışarda. Nolurmuş eve girse sanki. Bebeğiniz ayaklandığında onu kollayacak kadar da akıllı ve sevgi dolu bir cins bildiğim kadarıyla. (Ben durup durup mızırdanırım arada Te Ador merak etme, hallederiz bu işi :)))
Vayyy, Te adore taa Ankarada'dan destek gelmiş :):) Hoşgelmiş :):)
Biz onu çok seviyoruz. Çok tatlı ve akıllı. Dediğin gibi çoçugumuz onunla çooook oynayacak. Zaten bu gidişle yakında evin hakimi olacak :) Bizde Tiflis'te kalırken özel koltugu bile vardı uyumak için :)
korktunmu uçaktannn:))))) hehehe...bişi olmaz ayol o iki sallar düzelirr:))):p
Andy akşamları ve geceleri canı sıkılmanın ve evdeki sessizliğin tadını çıkarın,hatta biraz boş vakit depolayın,sonraları yıllarca böyle bi zamanınız olmayacak.Ama dünyanız aniden üç kişilik olduğunda bu kadar minik bir insanın sizin için nasıl evrenin merkezi haline geldiğine şaşıracaksınız.
Tosbaa hanım, biz senin gibi kabinde uçup ne olup bitiyor goremıyoruz ve haliyle stress oluyoruz. Korku değil stress!! :)
Nenoni, sana aynen katılıyorum. Zaten Palyancom'da her akşam erkenden uyuyor :(Evde tam bir fırtına öncesi sessizlik var :):)
Operasyon işte.. hani ikna çabaları falan diyorum. Allah iyiliğini versin. Sen ne zannettin ki?
hadi ordan bal gibi korkmuşsun:)))) bişicik olmaz bişicik:p
Tosbaa, korkudan altıma ettim :) Tamam mı :):):)
Fikriminincegülü; valla oyle operasyon falan deyince aklıma hiç ikna etme çabaları anlamında soyleyeceğin gelmedi :):)
bu sefer de bir kediciğe zulüm etmedin dimiiii? :P
Kedi mi? Bana kedi demeyinnnn :):) Zaten dün gece rüyamda kedi gördüm. Ben hiç sevmemeye başladım kedileri yaw :):)
Post a Comment
<< Home